My rating: 4 of 5 stars
Kitap okumanın farklı hayatlar yaşamak olduğu söylenir,ki ben bu hissi bir bu kitapta birde Nermin Bezmen'in bir kitabında tada bildim tam manası ile.(yani her kitapta bu durum oluyor ama karakterler daha gerçek gelince insana ,kitabı da karakterleri de içselleştirmek daha kolay oluyor manasında söylüyorum:)Asla tanışmadığım,tanışamayacağım yada tanıştığım ancak fark edemediğim karakterlerle dolu bir kitaptı.Her birinin yerine kendimi koyarak düşündüm olan biteni.Mesela bu sebeple hala karar veremiyorum en şanssız mı yoksa en şanslı mı Meriç'ti diye,yada bu kitapta hiç şanslı/şanssız bir karakter var mıydı sorusuna net bir cevabım yok.
Kitap özellikle ilk 100-150 sayfadan sonra daha hızlı akmaya başladı sanki yada ben ancak sahne/mizansen/zaman (artık ne deniyorsa:) o geçişlere ancak alışa bildim.Gerisi su gibi aktı ve bir baktım ki kitap bitti.
Buket Uzuner'in hayal gücü (tabi bu kitaptakiler hayal ürünüyse) beni yine şaşırttı ve tıpkı iki yeşil su samuru'nda olduğu gibi çok farklı zaman ve mekanlara götürdü.Hele Tuna'nın içinde bulunduğu psikolojik girdabı muazzam aktardığını düşünüyorum.Umut ediyorum ki önümüzdeki günlerde ona ait daha fazla kitap okuma şansı bulurum...
View all my reviews
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder