Dead Poets Society - Ölü Ozanlar Derneği İzlesek mi?!

Dead Poets Society - (Ölü Ozanlar Derneği)

Yapım Yılı: 1989

Süre: 128 dk

Oyuncular Robin Williams -- John Keating

                    Robert Sean Leonard -- Neil Perry

                    Ethan Hawke -- Todd Anderson

                    Josh Charles -- Knox Overstreet

                    Gale Hansen -- Charlie Dalton

Yönetmen: Peter Weir

Senarist: Tom Schulman

Yapımcı: Steven Haft / Paul Junger Witt / Tony Thomas

Müzik: Maurice Jarre

Görüntü Yönetmeni: John Seale

Filmin Konusu

 Profesör John Keating, Amerika'da kendi içinde katı kuralları olan ve sıkı disiplin içinde yönetilen bir okula atanır. Özellikle üniversite sınavlarındaki başarıları nedeniyle pek çok ailenin çocuklarını göndermek istediği bu okulun yeni öğrencileri de vardır.

İngiliz Dili ve Edebiyatı hakkında dersler veren Keating'in dersleri işleyiş tarzı, öğrenciler için oldukça farklıdır. İlk başta, bu duruma alışmakta güçlük çekseler de sınıftaki bir grup öğrenci, hocalarının yaptıklarından etkilenmeye başlar. Daha sonra, Prof. Keating'in öğrencilik yıllarındaki bir anısından esinlenerek kendi aralarında "Ölü Ozanlar Derneği"ni kurarlar.

Geceleri gizli gizli buluşan dernek üyelerinin hayatları zamanla değişmeye başlar. Artık hepsi hayata daha farklı bir gözle bakmayı öğrenmiştir. Ancak, babasına karşı gelerek aktör olmaya karar veren Neil'in başına gelenler yüzünden okul yönetimi Prof. Keating'i günah keçisi seçince, öğrenciler yaptıklarını sorgulamaya başlar.

Filmin Yorumu

Filimdeki Öğretmen Keating karakteri beni öğretmenler yada öğretmen olacaklara dair çok büyük umutlarla doldurdu. Filmin yarısındayken “bende onun gibi olmayı çok isterim.” Dedim kendi kendime.




Ancak filmin sonunda olanlar kararımı yeniden gözden geçirmeme sebep oldu çünkü olan bitenin ne Öğretmen Keating için ne öğrencileri için ne de talihsiz şekilde son bulan bir hayat için adil olduğunu düşünmüyorum.




Üstelik (okul yönetimi ve çocuğun ailesi hariç) hiç kimsenin kötü niyetle yada sapkınca davrandığını düşünmüyorum.




Aksine yeni ufuklar açılması, yeni bir perspektifin de olabileceği yada oluşturula bileceği düşüncesinin kabul edilir hale getirildiği bu filmde, klişe ve bir o kadarda etkisinden zerre kaybetmeyen “mahalle baskısı” ve “aile baskısı” başlıklarını çok net görebiliyoruz.

Yanlış hiçbir şey yapılmamış olmasına rağmen öğretmenin işini kaybetmiş olması ve günah keçisi ilan edilmiş olması kadar acımasız bir durumla sonlanan film içimdeki “onun gibi olma” motivasyonunu tamamı ile alıp götürdü ve yerine dünyayı, düzeni vb. sorgulayan, muhtemelen cevabını bulamayacağım yada bulduğum cevaplardan hoşlanmayacağım sorular bıraktı…

Farklı olmanın,çoğunluğa benzememenin çoğu zaman cezalandırıldığı bu düzene aslında hayatımızın her evresinde şahit oluyoruz.Farklıysa kötüdür,itaat etmiyorsa isyan kardır gibi ezbere yapılan çıkarımları 21.yy da yaşamamıza rağmen görüyor olmak en azından benim için acı verici bir durum.Umut ediyorum ki bu durum bir an önce değişir ve bilgisi olmadan fikri olan insanlar olmaktan vaz geçeriz.




Öte yandan filimde bahsi geçen şiirler ve şiire olan bakış açısı benim bu konuya olan ön yargılarımı azaltmama sebep oldu.Bu cümleden de anlaşılacağı gibi ben şiire ilgi duyan biri değilimdir ki muhtemelen bunun sebebi bir sayısal öğrencisi olarak edebiyat dersi görmemiş olmamdır diye tahmin ediyorum.Çünkü şimdilerde bir şekilde karşılaştığım şiirler ilgimi çeke biliyor zaman zaman.




Öncelikle filmin mottosu olmuş olan "carpe diem.seize the day" mısralarının bende özel bir yer edindiğini söylemeliyim.

 Neredeyse filmde geçen bütün şiirleri film bitiminde araştırdım ve aralarında beni en çok etkileyen Robert Frost’un The Road Not Taken şiiri oldu.Şiir severlere şiddetle tavsiye ederim.

Filme IMDB sitesi 10 üzerinden 8 puan vermiş.Bence film oldukça etkileyici ve izleyici için bir çok açıdan mesaj içeriyor olmasıda filme ayrı bir öenm kazandırıyor bu sebeple ben filme 10 üzerinden 9 verilebileceğini düşünüyorum. Ve elbette ki izlemenizi tavsiye ediyorum :)

Filimde rol alan her bir karakter,bu film sonrasında kariyerlerinde bir şekilde üst basamaklara tırmanmayı başardı ve çoğu film yada dizi izleyicilerinin tanıdığı simalar haline geldi.Filimde rol alan karakterlerin şimdilerde ne yaptığını merak ediyorsanız aşağıdaki linki tıklayarak merakınızı giderebilirsiniz diye düşünüyorum :)
http://www.nydailynews.com/entertainment/tv-movies/dead-poets-society-gallery-1.89444